Ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği konularında zaman zaman yaşanan üzücü olaylar, işyerlerinde can güvenliğinin ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Geçtiğimiz günlerde meydana gelen bir forklift kazasında, bir işçi iş kazası sonucu hayatını kaybetti. Bu olay, iş yerlerinde alınması gereken güvenlik önlemlerinin önemini bir kez daha gündeme taşıdı. İşçilerin güvenli çalışma şartlarına sahip olmasının gerekliliği, bu tür trajik olaylarla daha iyi anlaşılır hale geliyor. Bu yazımızda, kazanın detaylarını ve iş güvenliği konusundaki eksiklikleri ele alacağız.
İş yerinde bir forkliftin devrilmesi sonucunda meydana gelen kazada, şirketin inşaat departmanında çalışan 32 yaşındaki işçi, forkliftin altında kalarak ağır yaralandı. Olay anında hemen hastaneye kaldırılan işçiye burada yapılan tüm müdahalelere rağmen, yapılan kurtarma çalışmaları sonuçsuz kaldı ve işçi hayatını kaybetti. Olayın başlama noktası olan inşaat alanında, gerekli güvenlik önlemlerinin alınmadığı ve forkliftin bakımlarının aksatıldığı iddia ediliyor. Çalışanlar arasında yapılan anketlerde, pek çok işçinin çalışma ortamının tehlikeli olduğunu dile getirdiği bilgisi ortaya çıktı. Bu da, kazanın yalnızca bir talihsizlik değil, aksine daha geniş bir sorunun parçası olduğunu düşündürüyor.
İş sağlığı ve güvenliği uzmanları, işyeri kazalarının önlenmesi için öncelikle uygun çalışma koşullarının sağlanması gerektiğine dikkat çekiyor. Forklift gibi ağır makinelerin kullanımı, özel eğitim gerektiren bir alan olarak öne çıkıyor. İşçilerin, bu tür makineleri kullanmadan önce gerekli eğitimleri alması ve güvenlik protokollerine uyması kritik bir önem taşıyor. Ancak, eğer şirketler bu yükümlülüklerini yerine getirmedikleri takdirde, işçiler büyük bir risk altında kalıyor. Türkiye'de iş kazalarının önlenmesi için yasalar ve düzenlemeler olsa da, uygulamadaki eksiklikler, iş kazalarının artmasına neden olabiliyor.
Bu acı olay, iş güvenliği mücadelesinin ne denli önemli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. İşverenlerin, çalışanlarının güvenliğini sağlamak için doğru önlemleri alması ve gerekli eğitimleri vermesi hayati önem taşıyor. İşçiler ise, kendi güvenliklerinin farkında olmalı ve gerektiğinde haklarını arama cesaretini göstermelidir. Unutulmamalı ki, iş kazaları önlenebilir. Ancak bunun gerçekleşebilmesi için toplumsal bir farkındalık yaratılmalı ve tüm paydaşların üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi sağlanmalıdır.
Son olarak, bu üzücü olayın ardından yetkililerin bir an önce harekete geçmesi ve iş güvenliği alanında var olan eksikliklerin giderilmesi gerekmektedir. İş kazalarını önlemek, sadece yasal bir zorunluluk değil, aynı zamanda her iş yerinde oluşturulması gereken bir kültürdür. Herkesin güvenli bir ortamda çalışabilmesi için gerekli süreçlerin gözden geçirilmesi ve İSG (İş Sağlığı ve Güvenliği) kültürünün yerleştirilmesi şarttır. İşçi sağlığı ve güvenliği konusu, ülkemizin geleceği için hayati bir meseledir ve bu konuda gereken adımlar bir an evvel atılmalıdır.