Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin gözde illerinden Şırnak, sıradan bir coğrafyadan çok daha fazlasını barındırıyor. Geçtiğimiz 16 yıl içerisinde, Şırnak'tan yola çıkan bir çift, hayallerinin peşinden koşarak 6 kıtada 40 farklı ülkeyi ziyaret etti. Peki, bu macera dolu yolculuğun arka planında ne var? Çiftimizin hikayesi, azim ve tutkuyla nasıl şekillendi? İşte, Şırnaklı çiftin eşsiz serüveninin detayları...
Özellikle kırsal kesimlerde yaşayan birçok kişi, hayallerini gerçekleştirmek için maddi imkanların sınırlı olduğundan şikayet eder. Ancak Şırnaklı çift, ineklerden elde ettikleri gelirle hayallerini gerçeğe dönüştürmek için adım attı. Küçük bir çiftlikte, hayvancılıkla geçimlerini sağlayan bu çift, yıllar içinde elde ettikleri gelirle, dünyayı keşfetme fırsatı buldu.
Çiftin en büyük tutkusu seyahat etmekti. Bu tutku, Alper ve Zeynep’in hayata bakış açılarını değiştirdi. Zamanla, çiftlikteki işleri nasıl daha verimli hale getireceklerini araştırmaya başladılar. Hayvanlardan ortaya çıkan ürünleri küçük çapta işleyerek, yerel pazarlarda satmaya başladılar. Aylık kazançları arttıkça, seyahat planları da gerçeklik kazanmaya başladı.Hafta sonları, yakın şehirleri ziyaret ederken kendilerine bir hedef belirlediler: Dünyanın 6 kıtasında, en az 40 ülkeyi görmek.
Başlangıçta, çoğu insan onları hayalperest olarak tanımladı. Ancak Alper ve Zeynep, özveri ve öz disiplinle çalışmalarını sürdürdüler. Her ay bir miktar para biriktirip, seyahate çıkacakları ülkelerin listelerini oluşturdular. Küçük bir çiftlikten elde ettikleri kazançla neler yapılabileceğini gösterdiler. Bu sürecin en dikkat çekici yanı ise, ineklerin sağımından elde edilen süt ürünlerinin ve hayvanların kesiminden elde edilen gelirleriydi. Böylece, her seyahat sonunda geri dönüp işlerine devam edebiliyorlardı.
Bunun yanında, düşük bütçelerle seyahat etmeyi öğrenip, uçak biletleri ve konaklama masraflarını asgariye indirdiler. Genellikle, yerel halkla iletişim kurarak konaklama konusunda yardım aldılar. Seyahat ettikleri ülkelerdeki kültürel alışverişler, çiftin deneyimlerine renk kattı. Her ülke, onlara yeni bir bakış açısı sundu ve bu sayede farklı kültürleri tanıma fırsatı buldular.
Görmeyi hayal ettikleri ülkelerin her birinde, yerel lezzetleri tatmayı ve geleneksel yaşam tarzlarını bizzat deneyimlemeyi ihmal etmediler. Ayrıca seyahatlerinin sosyal medya üzerinden paylaşımlarını yaparak, birçok insanın dikkatini çekmeyi başardılar. Eğitici ve ilham verici içerikler, birçok takipçi kazandırdı. Bu durum, çiftin seyahat masraflarını da destekledi.
Sonunda, 6 kıtada 40 ülke gezme hedeflerini gerçekleştirerek, yalnızca hayalle kalmadıkları gibi, başkalarına da ilham vermeye başladılar. Şırnak’ta başlayan bu yolculuk, inekler sayesinde dünya genelinde bilinçlenmelerine ve deneyimlerini paylaşmalarına olanak sağladı. Artık, sadece hayal kurmakla kalmayıp, gerçekleştirdikleri bu yolculuklar sayesinde kendi yaşam anlayışlarını da derinleştirdiler.
Alper ve Zeynep’in hikayesi, mücadele ve kararlılıkla hayallerin peşinden koşmanın, maddi sıkıntılara rağmen nelerin başarılabileceğini gösteriyor. Onlar yalnızca bir çift değil, aynı zamanda cesaretleriyle herkes için örnek teşkil eden birer yolculuk örneği.
Bu hikaye, hayallerin peşinden koşarken aradaki engelleri aşmanın, tutkunun ve azmin ne kadar değerli olduğunu gözler önüne seriyor. Şırnaklı çiftin serüveni, gelecekteki maceralarını daha büyük bir heyecanla beklememize sebep oluyor. Kim bilir, belki de başka kıtalarda yeni keşifler yapacaklar ve bizleri yine ilham dolu hikayeleriyle karşılayacaklar!